PARTIYA DEMOKRAT´A KURDISTAN - XOYBUN

PDK - XOYBUN



Zalim Kemalizmle savaşalım


Zalim kemalizmi tanıyalım. Bu devlet tarihsel karakteri itibariyle her zaman barbar, din düşmanı, istilaci, ırkci ve inkarcı olmuştur. Halklara karşı her zaman iki yüzlü davranmış, yerine göre aldatmak, satın almak, yerine göre de en acımasız katliam, saykırımlara başvurmaktan kaçınmamıştır. Kurd halkına karşı geçmişte, olduğu gibi günümüzde de katlıamcı, soykırımcı karakteri hiçbir şekilde gizlenmeyecek kadar açıktır.

Koçgiri’de, Dersim’de, Zilan’da, Sason’da Palu’da, Kulp’ta, Şırnak’ta, kurdistanin yüzlerce şehir, kasaba ve köylerinde yaptıkları ve yapmakta oldukları vahşet, bu karakterin en çarpıcı örneklerindedir. TC bu vahşetler konusundaki gücünü öncelikle Tarihsel olarak oluşturduğu Askeri zordan almaktadır. Bu onun en belirgin özelliğidir. Bu özelliğini mirasçısı olduğu, bozkurtlu-asenalı uyduruk efsanelerinden, selçuklu ve osmanlılardan alarak yaşamını onun üzerine şekillendirmiştir, ayrıca bugün emperyalizme, geçmişteki fetihçi imparatorluklara yaptığı hizmetleri de bu aynı karakterinden almıştır.

Milyonluk ordu, yüz binlik polis teşkilatı, onbinlere varan ajan örgütlenmesi, yalnız içe değil emperyalizmin bölgedeki jandarmalığı için dışa da yöneliktir. Elinde bulundurduğu zoru, ekonomik kaynağın, Türkiye’deki sömürü, Kürdistan’daki talan, yağma ve emperyalist çevrelerin desteği oluşturmaktadır.

Kürdistan daki varlığını sürdüreblimek için kemalizm, tarihte istilacı gücüne, yogun bir şiddette, küfre, barbarlık ve vahşete baş vurmaktadır. Bu da onun iftiharla iddia ettiği kurt karakterinin özelliğidir. Herkes TC nin bu özelliklerini çok iyi bir şekilde kavramalı ve bilmeli, yüzüne hangi maskeyi takarsa taksın karakterinin değişmeyeceğini asla unutmamaldır.

Kurt kurttur, ehlileştirilse bile dişini çekmeden ayağına zincir vurmadan saldırganlığından vazgeçmez , bu barbarlık karakteri çok eskidir ve Dünya’nın başbelası olagelmiştir. Insanlığın müzmin kanseridir.

TC fasizmi, Kürt halkı ve hakları söz konusu olduğunda hiçbir yasal kural, hukuk normu, insani ahlaki değer, din - iman tanımaz, hiçbir kural onun için geçerli değildir. Doğrusu, tanımasını beklemek de saflık ve yanılgıdır. Türk devleti için din - mezhep değiştirmek günlük siyaset değiştirmek problem değildir; çıkarına bakar dinde çıkarı varsa hakiki murşit kesilir, dinsizlikte çıkarı varsa dinsizliğin en alasını yapar.

Herhangi bir Arap ülkesinde veya islami toplantıda en iyi müslüman olduğunu söyler, ayni zamanda, aynı Saatte veya değişik zaman ve mekanda, Avrupa’da en iyi laik ve anti islam devleti olduğunu söyler.

Müslüman ülkeler arasında islamiyetin hukuku olan şeriatın önüne geçen tek laik ülke olmakla iftihar eder. Müslüman devletlerin topllamtılarında, anayasası laik olması hesabiyle asıl üyeymiş gibi başkanlık rölü oynar. Hiristiyan toplumlarında ise, islam şeriatını reddederek yerine laikliği tesis etmekle iftihar eder. Islamın en büyük ahlaksızlık ve düşman olarak nitelediği munafıklık rölünü oynar.

Tıpkı Apo ve Apocular gibi. Neden Apo ve apocular gibi? Çünkü Apo ve Apocular da bazan Kürdçü oluyor, bazan Kemalist. Ne yazk ki, son zamanlarda tamamiyle Kemalist oldular ve Kurd halkını da Kemalist yapmaya çalışyor bu Kemalist efendi. Kemalizm’den medet umuyor. Dinsizlikte çıkarı varsa dinsizliğin en alasını yapar. Apo ve Apocular her ayda bir isim ve mezhep değiştiriyor, yalanlarla ömürlerini bir kaç ay daha uzatmak için değiştirirler. Bazan kurd yurtseveri, bazan Kemalistsever oluyorlar. Gine TC faşizmine gelelim.

TC barbar, zalim, yağmacı, talancı, çifte standartlı, munafık ve kafirdir. Sonuçta şu önemli hususu vurgulamak isterim ki biz Kürtler, Küristan’lı olarak hiçbir zaman Türk Arap ve Acem halklarına karşı değiliz. Onlara karşı hiçbir kötü niyet beslemiyoruz, ırkları, dilleri, dinleri renk, cinsiyet inanç ve görüşleri ne olursa tüm halklara ve onların tüm insani, milli, siyasi, haklarına saygılıyız. Halkların kardeşliğine ve masumiyetine inanmaktayiz. Biz türk halkina karşi hiçbir kin ve nefret duymuyoruz, hiçbir hak ve hukukuna tecavüz edilmesini istemeyiz.

Biz kürdistanı ve kürt halkını sömüren ezen despot zalim ve feşist devletlere karşıyız. Mücadelemiz onlarladır aslında, bu despot tagutlar kendi halklarının da düşmanıdırlar; onları da ezmektedirler. Ancak şunu belirtmekte büyük bir fayda vardi ki, o deşpot zalimlerin zulüm ve barbarlıklarını tasvip eden, destkleyen kimseler de, bu davranışlarıyla zalim ve haksız durumuna düşmektedirler. Bilerek ve istiyerek bu gaflet ve ihanetin içine girenleri, uyarıyoruz.

Biz tüm insanların siyasi, ulusal haklarını kabul eder, tanır, o haklara tecavüzü asla tasvip etmeyiz. Kürt halkının devlet kurma hakkı da dahil olmak üzere tüm haklarını kabul etmek, saygılı olmak perensibini de hem islamiyetin hem de insaniyet gereği ve emri olarak telakki ediyoruz. Bu emre ve gereğe uymayan ve inanmayan kimselerin de mümin olamayacağına inaniyoruz. Allah (cc) nin Ressülü (S.A.V.) söyle buyuruyor: „Sizden her hangi birisi, kendisine ve kendi nefsine istediği ve arzuladığı şeyi, din kardeşine de istemedikçe, iman etmiş olmaz“ Biz diyoruz ki ey Allaha inanan, kur´ana uyan, Resül’ünün yolunda yürüyen, insanlık hak ve hukukuna riayet eden kimseler, gruplar, teşekuller gelin bizimle beraber olun.

Bu dinsiz kemalizm tagutunu, insanlik düşmanı zalim rejimini ortadan kaldıralım. Şerefli, namuslu ve tüm insani haklara sagılı bir düzen kuralım. O düzenin adaletine, huzur ve sükununa beraber kavuşalım. Coluk-çucukları, kadınları asker ve memurları, tüm halk kitlelerini bu zalimlerin zulmünden, Şerrinden, fitne - fesatlıklarından beraberce kurtaralım ve Insanca yaşıyalım. Biribirimizin hak ve hukhukuna saygılı olalım. Insanlığın icabi ve islamiyetin emri budur. Gelin Kur´anın maide süresinin (44-45 ve 47) Ayetleriyle küfrü, zulmü munafıklığı ve faşistliği ispatlanan TC tagutuna ve kufrü mutlakına karşı birleşelim, cihatı ala ilan edelim.


Mella Emîn'ê Êlih î

( RE NAS )